-
NE ZAMAN GİDİLİR?İlkbahar Sonbahar Yılbaşı
-
KAÇ GÜNDE GEZİLİR?2-3 Gün
-
VİZESchengen
-
PARA BİRİMİ?Çek Korunası
-
TOPLU TAŞIMA?
Kolay/Ucuz
-
RESMİ DİLLERİ?
Çekçe
-
PRİZC Tipi/Avrupa
-
ZAMAN DİLİMİ?2 Saat Geride
Gezi Tarihi : Ekim 2015 Gezi Süresi : 3 Gece
Prag, benim uzun süredir görmek istediğim şehirlerden biriydi. Fotoğraflarından hissettiğim kadarıyla Vltava Nehri ve köprüleriyle masalsı, gotik yapılarıyla gizemli ve çok tarihi bir şehirdi. Viyana gezi planımızı yaparken, Prag’a bu kadar yaklaşmışken gidip görmezsem olmaz diye düşündüm. 6 gecelik gezimizin 3 gecesini Prag’a ayırdım.
Ulaşım
3 gece Viyana’da konakladıktan sonra Wien Hauptbahnof tren istasyonundan ÖBB isimli trenle Prag’a doğru yola çıktık. Ulaşım biletlerine kişi başı 62€ ödedik. Yolculuğumuz yaklaşık 4buçuk saat sürdü. Ancak şunu söyleyebilirim ki bugüne kadar bu kadar güzel bir yolculuk geçirmemiştim. Saatin nasıl geçtiğini anlamadım, yol boyunca çiftlikler, nehirler, ormanlar, minik yerleşimler ve sevimli hayvanlar bizlere eşlik etti 🙂
Prag tren istasyonunda indikten sonra ulaşım haritamızı temin ettik. Bu aşamada sadece metro haritası gideceğiniz yere ulaşmanız için sizlere yardımcı olamayacaktır çünkü Prag’da sadece 3 metro hattı var ve sadece metro kullanarak bir yere gidebilmek çok zor. Onun dışında tramvay ve otobüsü kullanmak durumundasınız.
Şehir içi ulaşım biletlerimizi tren istasyonunda bulunan makinelerden aldık. 72 saatlik bilete 310 çek kronu (czk) ödedik. Biletinizi aldıktan sonra üzerine tarih basmak üzere sarı kutulara yerleştirmeniz gerekiyor, bu işlemi yapmayı unutmayın, bilet kontrolünde yakalanırsanız cezası 900 czk. Bilet kontrolü oluyor mu derseniz bize bir kere denk geldi 3 günlük gezimizde.
Prag’da ulaşım aracı kullanmadan turistik yerleri yürüyerekte gezebilirsiniz, açıkçası biz Viyana sonrası çok yorulduğumuz için her yere araçla gittik. Ben yürürüm, yeteri kadar enerjim var derseniz Prag’da Silver Line yani Gümüş Yol bulunuyor. Bu yol, yürüyerek tüm turistik yerleri belli bir sıra ve rotayla gezmenizi sağlıyor.
Bu rotayı izlemek isterseniz buradan websitesine ulaşıp rotayı indirebilir yada online olarak gezintiye çıkabilirsiniz.
Rota boyunca yerde aşağıdaki minik tabelalardan göreceksiniz.
Konaklama
Prag’a gelmeden önce booking.com üzerinden otelimizi ayarladım. Merkezi, temiz ve konuk puanının yüksek olmasına özen gösterdim. Aramalarım sonucu Cloister Inn Hotel’i buldum. Kahvaltısının zayıf olması dışında otelden memnun ayrıldık, sizlere de tavsiye edebilirim. 3 gece konaklama için 253€ ödedik, girişte nakit öderseniz indirim de yapıyorlar.
Prag’da ilgimi çeken bir diğer konaklama alternatifi ise Bot Oteller oldu. Prag’a gitmeden keşfedebilseydim, nehir üzerinde ki botlarda kalmak değişik bir deneyim olabilirdi 🙁 Sizler için bir alternatif buldum buradan inceleyebilirsiniz.
Para Birimi
Prag’a gitmeden önce dikkat etmeniz gereken bir konu var. Avrupa Birliği üye ülkelerinden olmasına rağmen Çek Cumhuriyeti kendi para birimi olan Çek Korunasını kullanıyor, euro kullanmıyor.
Euro geçen yerler var ancak her yerde geçmiyor. Kredi kartı geçen yerlerde de ihtiyacınız bulunmuyor ancak yinede yanınızda az da olsa czk bulundurmanız gerekiyor.
Türkiye’de czk zor bulunan bir para birimi, biz baya aradıktan sonra Eminönü’nde bir doviz bürosunda bulabildik. Çek Cumhuriyeti’nde de para bozdurabilirsiniz ancak doviz büroları hem kurla oynuyor hem komisyon alıyor, bu durumda zararınız büyük oluyor.
Normalde Türk Lirası ile kıyaslamak isterseniz sıfır atma yöntemiyle işinizi kolaylaştırabilirsiniz. 300 czk = 30 TL gibi. Yine de gideceğiniz dönem ki kura bakmanızı tavsiye ederim.
Ne zaman gitmeli? Kaç gün kalmalı?
Prag soğuk bir şehir ancak biz Ekim ayında gitmemize rağmen soğuk bizi rahatsız etmedi. Döneceğimiz gün hava yaz gelmiş gibiydi tabi kışın bu kadar yumuşak geçmediğini biliyoruz. Kış dışındaki dönemlerde Prag’a gitmeyi tercih edebilirsiniz.
Biz 3 gece kaldık ve fazla geldi, aslında Karlovy Vary’e gitme planımız vardı, bu sebeple 3 gece olarak ayarlamıştık, sonradan vazgeçtik. Güzel bir planla 1 günde turistik yerleri bitirebilirsiniz, 1 günde sokaklarında gezeyim dolaşayım derseniz 2 gece konaklamanın yeteceğini düşünüyorum.
Karlovy Vary gibi çevre şehirlere gidelim derseniz 1 gece daha fazladan kalınabilir.
Gezilecek Yerler
Prag’da gezilecek yerleri önem sırasına göre değil bizim gezdiğimiz sırayla anlatmaya çalışacağım.
Burada dikkat etmeniz gereken bir konu var, Prag’da hiçbir tabela ingilizce değil, hatta turistik yerlerin tabelaları bile çekce, bu sebeple size yardımcı olmak adına gezilecek yerlerin yanına çekce isimlerini de yazacağım.
Öncelikle otelimize yakın olması sebebiyle Ulusal Tiyatro (Narodni divadlo) binasını görmeye gittik. Burası Legii köprüsünün hemen bitiminde nehir kıyısında yer alıyor.
Nehre yüzünüzü dönüp sol tarafa doğru devam ederseniz Dans Eden Evleri (Tancici dum) görecekseniz. Burası 1990 yılında Amerika’lı bir mimar tarafından tasarlanmış. Binaların isimleri Fred ve Ginger, adeta birbirleriyle dans ediyorlar 🙂 Mimarileri etraflarında bulunan binalardan çok başka.
Dans eden evlerin yanından yukarı doğru devam ederseniz Karl Meydanı’na (Karlovo namesti) ulaşacaksınız. Burası eskiden hayvan pazar yeri olan, günümüzde ise bahçelerle çevrilmiş insanların vakit geçirebileceği bir meydan. Karl Meydanının sonunda ise Yeni Belediye Sarayı (Novomestska radnice) yer alıyor. Burası New Town olarak adlandırılıyor.
Karl Meydanından yukarı doğru yürümeye devam ettiğinizde karşınıza Ulusal Müze (Narodni Muzeum) çıkacak. Burası 1890 yılında inşa edilmiş, şehrin en ünlü müzesi. Müzenin hemen yanında Çek Devlet Operası (Statni opera), karşısında ise Vaclav Meydanı (Vaclavske namesti) yer alıyor.
Bu meydanın başında Kral Vaclav’ın at üzerindeki heykeli bulunuyor. Heykelin alt tarafında ise eski Çekoslavakya’nın koruyucu azizlerinin gerçek boyutlardaki heykelleri yer alıyor.
Ulusal Müze’nin hemen önünde bir anıt daha bulunuyor. Jan Palach Anıtı, kolej öğrencisi olan Jan, Rusların Prag Baharını sona erdirmek için müdahalede bulunmamalarını protesto etmek amacıyla bu noktada kendini ateşe vermiş ve hayatını kaybetmiş. Bu anıt hem ona hem de komünist rejimde acı çeken, hayatını kaybeden diğer insanlara adanmış.
Meydandan başlayıp devam eden geniş bir alışveriş caddesi de var. Bu cadde üzerinde Prag’ın ünlü cafelerinden Café Evropa yer alıyor. Malesef tadilatta olduğu için biz giremedik.
Caddeden sonra ki durağımız Barut Kapısı (Prasna brana) oldu. Burası Eski Şehrin 13 girişinden biri, eskiden üst kısmında barut depolandığı için bu ismi almış.
Barut Kapısı’nın hemen yanında ise Prag’ın en ünlü yapılarından biri olan Belediye Sarayı (Obecni dum) yer alıyor.
Barut Kapısı’nın yanından dümdüz yürümeye devam ederseniz Eski Şehir Meydanı’na (Staromestske namesti) ulaşacaksınız. Burası Prag’ın kalbinin attığı yer olarak tanımlanabilir. Gecesi gündüzü ayrı güzel bu meydanın.
Eski şehir meydanında en çok turist çeken yer Astronomik Saat. Bu saat, Eski Şehir Belediye Sarayı’na sonradan 1490 yılında eklenmiş. O zamanlar kentin ileri gelenleri bu saati o kadar beğenmişki, bir benzerini yapamasın diye saati yapan ustanın gözlerine mil çekmişler.
Saat öğlen 12 olunca gösteri başlıyor. Saatin içindeki tüm figürler ortaya çıkıyor. Bizde 10 dakika kala saatin önünde yerimizi aldık, beklediğimize değdi mi hayır, saatin bir numarası var mı yok ancak Prag’a kadar gelmişken bu gösteriyi izlememek olmazdı 🙂
Gösterinin hikayesi ise şöyle, her figürün bir karşılığı var. Ölüm figürü saatine bakar ve zil çalan ipi çeker, yukarıda İsa ve havarileri ortaya çıkar. Sol baştan elinde ayna olan figür kibiri, para olan aç gözlülüğü, iskelet ölümü ve son olarak keman çalan figür eğlenceyi temsil eder. Gösteri üstteki horozun ötüşüyle son bulur.
Dilerseniz saatin bulunduğu kuleye çıkıp Prag’ı kuşbakışı da seyredebilirsiniz.
Saatten sonra meydandaki diğer bir ünlü yapı Tyn Kilisesi. Ücretsiz olarak içini gezebilirsiniz. Bu kilisenin mimarisi ve gece ışıklandırması çok büyüleyici.
Eski şehir meydanının ortasında 1915 yılında yapılmış Aziz Jan Hus Anıtı bulunuyor. Bu anıt azizin 500. ölüm yıldönümüne ithafen yapılmış.
Anıtın arkasında görünen Aziz Nikolaos Kilisesi.
Belediye sarayının hemen yanında Dum U Minuty yer alıyor. Bu bina Prag’ın en görkemli Rönesans yapılarından biri.
Meydanda tarihi yapılar dışında cafeler, restoranlar, sokak satıcıları ve sokak gösterileri de sergileniyor.
Benim meydanda en çok sevdiğim bina bu oldu. Hemen altında da bir thai masajcı var, bizim gibi yorgun düşenlere tavsiye edebilirim, çok iyi geliyor 🙂
Eski şehir meydanından Yahudi Mahallesi’ne (Josefov) yürürken Paris Caddesi’nden (Parizska) geçeceksiniz. Burası adeta Paris’ten bir köşe, butikleriyle, cafeleriyle, ağaçlandırılmış caddesi ve mimarisiyle Paris’i andırıyor.
Josefov, uzun yıllar Yahudilerin sınırlarından çıkmasına izin verilmediği büyük bir mahalle. Burada Avrupa’nın en eski sinagogu Eski Yeni Sinagog (Staronova synagoga), Eski Yahudi Mezarlığı,ve mimarisi pek güzel birçok sinagog bulunuyor. Eski Yeni Sinagog’un giriş ücreti 200czk.
Yahudi Mahallesinin sağ tarafında bir meydanda Kafka Heykeli bulunuyor.
Eski (Stare) ve Yeni (Nove) Şehir bölgelerini böylelikle tamamlamış olduk, şimdi meşhur Karl Köprüsü üzerinden Mala Strana ve Hradcany Bölgesine geçelim 🙂
Karl Köprüsü (Karluv most) , 1400 yılında tamamlanmış, iki kulesi ve 30 heykeli bulunan tarihi bir köprü. Önceleri tek köprü olduğu için, araç trafiği de bu köprü üzerinden sağlanırmış ancak günümüzde sadece yayalara açık.
Karl Köprüsü’nün üzerinde 30 adet din adamının heykeli bulunuyor, bunlardan en ünlüsü Aziz Jan Nepomucky’nin heykeli. Hikayesi ise şöyle, Kraliçe, Azize günah çıkartmış ve Kral, Azizden bu günahları öğrenmek istemiş, rivayete göre karısı kralı aldatıyormuş, Aziz Jan günahlarını söylemeyince kral tarafından buradan nehre attırılmış. Görgü tanıkları azizin kutsal ruhunun gökyüzüne yükseldiğini görmüş. Bu sebeple şans getirmesi için heykele dokunmayı adet haline getirmişler. Heykel üzerindeki parlak yerler, anlaşıldığı üzere herkesin dokunduğu yerler. Tekrar Prag’a gelmek için de heykele dokunanlar var.
Köprü üzerinde din adamlarının altında bekleyen bir Osmanlı figürü de var. Osmanlı işgalinden korktukları için yaptırdıkları söyleniyor.
Dilerseniz köprünün kulelerine çıkıp manzarayı izleyebiliyorsunuz. Ayrıca köprü üzerinde çok sayıda sokak sanatçısı da bulunuyor. Karl Köprüsü Prag’ın en çok turist çeken yeri olarak biliniyor.
Köprüden karşıya geçtiğinizde sağ tarafa dönerseniz Kafka Müzesi’ne, sola dönerseniz Kampa Adası’na, düz devam ederseniz Lennon Duvarı’na ulaşabilirsiniz.
Kafka Müzesine yürüken sol tarafta Dünyanın En Dar Sokağı bulunuyor. O kadar dar ki girişine yayalar için bir trafik lambası koymuşlar, iki kişi aynı anda sokaktan geçemiyor. Düğmeye basıp size yeşil yanmasını bekliyorsunuz 🙂
Lennon Duvarı, özgürlüğe adanmış, üzeri resim ve grafitilerle dolu bir duvar. İsmi Lennon Duvarı ancak John Lennon Prag’ı hiç ziyaret etmemiş 🙂 Önünde sanatını icra eden müzisyenler bulunuyor.
Kampa Adası, Prag’ın Venedik’i olarak adlandırılıyor. Ben bu yarım adayı çok sevdim, içinden minik kanallar ve köprüler geçiyor. Çok şirin cafeleri var. Minik bir değirmene sahip, bence Prag’ın en güzel yeri 🙂
Kampa Adası’ndan sonra tramvay kullanarak Petrin Tepesi’nin parkına ulaştık. Normalde kablolu tren yolu ile Petrin Tepesi’ne çıkıp Petrin Kulesi’ni görmeyi hedefliyorduk ancak tadilat dolayısıyla tren kapalıydı, yürüyerek çıkmaya da açıkçası cesaret edemedik. Malesef Petrin Tepesi’ne çıkıp Prag’ın eşsiz manzarasını göremedik 🙁
Tepeye çıkamasakta parkta oturup sonbaharın güzelliğini izlemek ve bu manzara eşliğinde birazcık dinlenmek çok keyifliydi.
Petrin’den sonra yine Mala Strana bölgesinde bulunan St. Nicholas Kilisesi’ni ziyaret ettik. Burası Mozart’ın bir dönem piyona çaldığı kilise. Burası aynı zamanda kentin silüetindeki en belirgin yapılardan birisi.
Mala Strana Bölgesinde görmek istediğimiz yerleri bitirdikten sonra Hradcany yani Kale Bölgesi gezimize başladık. Prag Kalesi, dünyanın en büyük tarihi kalesi olarak varlığını sürdürmeye devam ediyor. Kalenin bir bölümü günümüzde Cumhurbaşkanlığı Ofisi olarak kullanılıyor.
Kale içerisinde gezilebilecek 10 yer bulunuyor. Biz biletimizi 4 yeri kapsayacak şekilde 250 czk’ya satın aldık. Gezdiğimiz yerler Eski Kraliyet Sarayı, Aziz George Bazilikası, Altın Yol ve Aziz Vitus Katedrali.
Kale’de ki en önemli yapı Aziz Vitus Katedrali, dış cephesi devasa ve ürkütücü. Katedral 600 yılda tamamlanmış, içerisinde ki şapeller ve vitray çalışmaları görülmeye değer. Katedralde bir odada Kraliyet Mücevherleri bulunuyor ve bu odanın kapısını açmak için 7 ayrı anahtar gerekiyor. Resmi günler dışında mücevherler ortaya çıkarılmıyor.
Eski Kraliyet Sarayı, Bohemya Hükümdarlığı’na ev sahipliği yapmış saray. Bir zamanlar, sütunlarla desteklenmeyen dünyanın en büyük salonuna sahip saray, günümüzde de Prag’ın en önemli yapılarından biri.
Aziz George Bazilikası, Prag’ın en eski kilisesi.
Altın Yol, minik evlerden oluşan bir yol. Burada ilk olarak kaleyi korumakla görevlendirilmiş okçular ve aileleri yaşamış, daha sonra ise buraya adını veren kuyumcular yaşamışlar.
Bu evler restore edilmiş, bazılarında o dönemin eşyaları sergileniyor, bazıları butik hediyelik eşya satılan dükkanlar haline getirilmiş. 22 numaralı ev ise bir dönem Franz Kafka’nın kız kardeşiyle birlikte yaşadığı ev.
Prag’da gezilecek ve görülecek yerler çok fazla ancak hepsi birbirine çok yakın olduğu için gezmek vakit almıyor. Anlattığım yerlerin hepsini yaklaşık 10 saatte bitirdik 🙂
Yeme İçme
Öncelikle Prag’da su çeşmeden içiliyor, dışarda suya para vermeniz gerekmiyor.
Yine bir ayrıntı café ve restoranlarda genellikle sigara içiliyor. Yine de sormayı ihmal etmeyelim.
Prag’ın ünlü restoranları ve cafeleri bulunuyor, biz hangilerine gittik neler yedik onları aktarmaya çalışayım.
Kavarna Slavia, burası Gulaş yemeği ile anılan bir restoran. Ulusal Tiyatro’nun hemen karşısında yer alıyor. Ortamı çok güzel, sadece yemek yemek için değil bir şeyler içmek içinde oturabilirsiniz. Aynı zamanda burası Nazım Hikmet’in sürgün zamanlarında en çok uğradığı mekan olarak biliniyor, duvarında resmi bile var 🙂 Gulaş yemeği 175czk, çorbaları 40czk, içecekler 65czk civarında, biz 3 kişi ortalama 800czk hesap ödedik.
Café Savoy, biraz daha elit bir restoran, içeride sigara içilmiyor 🙂 Legii köprüsünün hemen bitiminde yer alıyor. Normal menü dışında bir de gurme menüsü var, bu menüde av hayvanları çoğunlukta. Geyik, tavşan, ördek gibi hayvanların etlerini burada yiyebilirsiniz. Biz burada 3 kişi ortalama 1.600czk hesap ödedik.
Café Imperial, Prag’ın en ünlü cafesi. Burada ballı pasta (honey cake) Medovnik’i deneyebilirsiniz, fiyatı 95czk. Bu cafenin ortamı gerçekten çok etkileyici.
Lokal, burası esnaf lokantası kıvamında, yemekleri çok lezzetli bir yer, bizim yemeklere çok benziyor. Ev yapımı sodaları çok başarılı. Menüsünde türk kahveside var 🙂 Farklı şubeleri var, öğlen yemeği yemek için uygun olabilir. Biz 3 kişi ortalama 850czk hesap ödedik.
Café Louvre, burası yine lezzetli yemek için doğru adreslerden biri. Kuzu eti burada çok başarılı. Çorbaları da aynı şekilde. Tek sıkıntısı ortamının çok gürültülü olması. Burada 3 kişi ortalama 1015czk hesap ödedik.
Prag’ın ünlü bir sokak tatlısı var, ismi Trdlo (trdelnik), hamurdan yapılıyor, fiyatı 60czk, ek olarak nutella gibi bir malzeme isterseniz 10czk daha ekleniyor. Açık konuşayım ben bu tatlıya bayıldım, her gördüğüm yerden satın aldım yedim 🙂 En çok Palladium Alışveriş Merkezi önünde satılanları beğendim.
La Casa Del Habano, burası puro merakı olanlar için güzel bir mekan. Biz arkadaşımızın ilgisi sebebiyle girdik,ortam çok hoş, puronuzu seçip orada oturup içebiliyorsunuz. Café bar tarzında, puro tadımı yapıp satın alabileceğiniz bir yer.
Alışveriş
Prag’dan kristal ve cam ürünleri satın alabilirsiniz. Cam konusundaki en ünlü marka Moser, eski şehir meydanında mağazası bulunuyor.
Hediyelik eşya olarak bardaklar, tahta oyuncaklar, kuklalar, magnetler satın alabilirsiniz. Bunları en uyguna bulabileceğiniz yer Havelske Trziste yani açık hava pazarı. Çok büyük değil ama en uygun fiyatlı ürünler burada.
Captain Candy Shop’ta şekerleme alabilirsiniz. Birazcık pahalı, ufak bir poşet şekere 603czk ödedik ama çok lezzetli.
Milli içkileri olan Becherovka satın alabilirsiniz. Karlovy Vary’e gitmeyecekseniz marketlerden satın alabilirsiniz. Gidecekseniz asıl yeri oradaymış.
Karl Köprüsü üzerinde bulunan ressamlardan resim satın alabilirsiniz. Burada dikkat etmeniz gereken bir konu var, bilgisayar çıktısı alıp üzerini sadece boyayan ve o resimleri satan çok fazla insan var. Orjinal olmasına dikkat edin derim.
Kıyafet vs alışverişi yapmak isterseniz Palladium alışveriş merkezinden yapabilirsiniz. Ayrıca Palladium’un önünde minik standlar var, buradaki ürünleri de tadarak alabilirsiniz.
Prag notlarım genel olarak böyle. Kişisel yorumumu yapmam gerekirse Prag, resimlerde gördüğüm kadar büyüleyici bir şehir değil. Belki de çok büyük beklentilerle gittiğim için hayal kırıklığına uğramış olabilirim.
Diğer Avrupa şehirlerinden farklı olarak daha az gelişmiş, akşam sokaklarında yürürken tedirgin oldum. Biraz donuk ve soğuk bir şehir, sizi hemen çekip içine katamıyor. İnsanları genel olarak kaba ve suratsız, özellikle havaalanı personelleri.. Avantajı ise diğer şehirlere göre ucuz olması.
Yine de hayallerimde kalmasındansa anılarıma eklenmiş olduğu için mutluyum 🙂
Sizler için turist haritası da hazırladım, dilerseniz kullanabilirsiniz.
Prag Dünyanın neresinde?
Sevgili nam- ı diğer minikbavul , eşimle yarın çıkacağım Prag yolculuğum öncesi şehrin kafamda oturmasına çok yardımcı oldu bu ayrıntılı ve sistematik yazınız … Hep gezin ve deneyimlerinizle bizleri de bilgilendirmeyi ihmal etmeyin 🙂
Emrah Bey Merhabalar, öncelikle yorumunuz için teşekkür ederim, yazımı faydalı bulmanıza çok sevindim 🙂 Umarım dediğiniz gibi hep gezer, yazar ve sizinki gibi güzel yorumlar alırım 🙂 Prag gezinizin çok keyifli geçmesini diliyorum, sevgiler.
Mayıs ayında dört arkadaş beş günlük bir gezi planlıyoruz ama Viyana mı Prag mı karar veremiyorduk. Sizin tren yolculuğunuz “madem yolculuk bu kadar güzel neden beş güne ikisini de sığdırmayalım ” gibi bir düşünce yarattı. Daha önce Lizbon gezimizde ev kiraladığımız için bu seyahat için de aynı şeyi düşünmüştük, bu konuda sizin bir öneriniz varsa öğrenmeyi çok isterim. Verdiğiniz bilgileri çok keyifle okudum, kaydettim, yola çıktığımızda sanal rehberimiz siz olacaksınız. 🙂 Çok teşekkürler bu güzel paylaşım için. Sevgiler.
Hasibe Hanım Merhaba, yorumunuz için teşekkür ederim, yazımı beğenmenize ve beni rehberiniz olarak seçmenize çok sevindim 🙂 Dört arkadaş olduğunuz için ev kiralamanız daha mantıklı tabiki, Airbnb üzerinden bakabilirsiniz, Prag’da eski şehir meydanına yakın olmanız, Viyana’da ise Rathaus, Museumsquartier gibi yerlere yakın ya da şehir merkezinde herhangi bir tramvay durağına yakın olmanız işinizi kolaylaştırır 🙂 Sormak istediğiniz farklı konular olursa mail de atabilirsiniz, biliyorsam seve seve yardımcı olurum 🙂 Şimdiden keyifli seyahatler, sevgiler.
Merhaba Ceren Hanım, Mayıs ayında eşimle gittiğimiz Prag turunda yazınız gene hayat kurtardı.???? Gayet ayrıntılı ve açık yazmışsınız. Cafe İmperial’ı çok beğendik ama gittiğimizde honey cake yoktu o yüzden yiyemedik bizde radikal bir kararla geyik Eti denedik ve çok beğendik???????? Prag’ a gideceklere benim de küçük bir tavsiyem olucak Vysehrad’a muhakkak gidilmeli. hradcany bolgesindeki prag kalesinden (st. vitus’un oldugu yer) onceki sehir kalesi ve kraliyet ailesinin ikametgahi burasıymış. Pek bilinmediği için çok sakin ve manzarası bi harika???? Ekim ayında Paris ve Brüksel gezimiz olucak şimdiden notlarıma çalışmaya başladım.????????
Latife Hanım Merhaba, verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim. Cafe Imperial’i sevmenize çok sevindim, keşke honey cake de olsaydı 🙂 Paris’e son gidişimizi henüz yazamadım, planınız ortaya çıkınca bana iletebilirseniz eklemeler yapabiliriz 🙂 Brüksel’de çok güzel bir Avrupa şehri, oraya kadar gitmişken Brugge’u da ihmal etmeyin derim 🙂 Sevgiler.
Merhabalar, suanda Pragtayim. Selamlar. Sadece sizin blogunuzu okuyup gezimizi belirledik ve bugun tamamladik. Cok tesekkurler bu kadar acik ve keyifli paylasiminiz icin. Cogu blog okadar detay veriyor ki adeta boguluyorsunuz. Sizinki cok acik ve net. Tebrikler. Devamini bekliyoruz.
Zeynep Hanım Merhaba, yorumunuz için teşekkür ederim, yazılarımın faydalı olmasına çok sevindim. Umarım seyahatiniz çok keyifli geçmiştir, sevgiler 🙂
Çok güzel notlar aldım gelecek Prag seyahatim için, elinize sağlık 🙂
Yorumunuz için ben teşekkür ederim, notların işinize yaraması dileğiyle keyifli seyahatler 🙂
Bu güzel paylaşım için teşekkürler. Bira sevenler için mutlaka “Beer Tour” organizasyonuna katılmalarını tavsiye ederim, gecenin sonunda bira uzmanı sertifikanız oluyor 🙂
Tavsiye için teşekkür ederim, ilgilenenlere duyururulur 🙂
Prag ile ilgili notlarınız bizlere çok yardımcı oldu..İki gün sonra orada olacağız kısmetse.Hatta gezilecek yerler ile ilgili kısmınızı aynı şekilde uygulamayı düşünüyorum.Haritalar da bize çok yardımcı olacak…Tekrardan teşekkürler…
Selin Hanım Merhaba, güzel yorumunuz için çok teşekkür ederim. Aynı gezi rotasını izlerseniz bir günde hepsini bitirebileceğinizi düşünüyorum, geri kalan günlerde de Prag’ın güzel mekanlarının tadını çıkarırsınız 🙂 Umarım seyahatiniz çok keyifli geçer. Sevgiler.
Mükemmel bir gezi yazısı olmuş. Haftaya (17-20 Kasım) oradayız kısmetse. Notlarınızdan oldukça faydalanacağım kesin. Haritalar için de ayrıca teşekkürler 🙂
Merhabalar, yorumunuz için çok teşekkür ederim. Umarım haritalarda, notlarda işinize yarar ve çok keyifli bir tatil geçirirsiniz 🙂 Havalara dikkat edin, gittiğiniz tarihlerde oldukça soğuk olabilir 🙂 Sevgiler.
Merhaba, gerçekten muh-te-şem bir yazı olmuş. Elinize yüreğinize sağlık. 5-7 Kasım tarihleri arasında gidiyorum bende. Şu ana kadar gerçek anlamda yardımcı olan tek yazı bu 🙂
Merhaba, yorumunuz için çok teşekkür ederim, beni çok mutlu ettiniz 🙂 Umarım geziniz mükemmel geçer, yardımcı olabildiğime sevindim 🙂 Sevgiler.
Ceren Hanım,
Gerçeten hayatımı kurtardınız. Hem viyana hemde prag notlarınızla viyana ve prag gezimizi tamamlayıp döndük evimize. Pek öyle plan yapabilen, hereyi ayarlayabilen biri değilimdir. Ama yazdıklarınızı rehber edip aynen uyguladım elimden geldiği kadar. Ve ailemin önünde beni evliya çelebi yaptınız.
Gezilerimiz 2’şer günlüktü. Gösterdiğiniz ve anlattığınız yerlerin %80’inen gitme imkanım oldu. Sadece bahsettiğiniz restauran ve kafeleri biz kendi kafamıza göre belirledik. Ama diğerleri aynen sizin notlarınızı telefonuma alıp takip ettim.
Gerçekten harika idi. Hiç bilmediğimizi görmediğimiz yerde nerdeyse hiç yabancılık çekmedik. Nereye gideceğimizi ne göreceğimizi biliyorduk önceden sayenizde. Özellikle harita üzerinde verdiğiniz ana noktalar çok yardımcı oldu. Sonsuz teşekkürler.
Prag hakkında birşeyler eklemek isterim.
1- Şehir çok pahalı bana göre. Eğer düşük ve orta seviye gelirli birileri iseniz, alacağınız yüyeceiniz yerlere ve fiyatlara dikkat edin.
2- Merkezdeki Döviz büroları tam br sahtekar. %12 ile %20 arasında komsiyon istiyorlar. Yani paranızı hem satış fiyatından satığ ayrıca birde 12-20 arası değişken komsiyon talep ediyorlar. Merkezden para bozdurmayın. Komsiyonsuz birebir bozan yerler var. Hatta öyleki ben para bozmak için bir yere girdim. Üzerimdeki GS montunu görünce adam türkçe konuşmaya başladı. Türkmüş. Merkezdeki döviz büroları sahtekar dedi. Kendileri komsiyon almıyormuş. Oraya bozdurduk. Birebir bozdu.
3- Hediyelik kapaklı kupalar aldık. fiyatları çok değişken. Ama ben en uygun fiyatlsını buldum ve ayrıca pazarlıkta ettim. Pazarlık edilebiliyor böyle şeylerde.
4- Gider gitmez veya gitmeden çek parası bulmaya çalışın bir miktar. Sonra daha lazım olursa ordan bozdurursunuz. Ama ilk anda para lazım olabiliyor. Park yeri falan için.
5- Araba ile gidenler park yerlerine dikkat etsinler. Bir yerde fiyat 600 korona dğer yerde 2000 korona idi 24 saat için. Ben tam opera binasının orada 600 koronaya buldum. Güvenliklli kapalı garaj. aynın yere 200 metre mesafede açık otopark vardı fiyatı 3 katından fazla idi. Üstelik araba açıkta idi. Arabalı gidenler ilk bulduğunuz yere girmeyin araştırın fiyatları. Çok farklı.
6- İçecek su oldukça pahalı. bu nedenle ben arabada yer var diye gitmeden 3-4 koli su aldım. Ne zaman çıksak öantaya atıyor didik. dışarıda bir şişe suya 3-4 euro talep ediyorlar.
7- Temmuz ayında gitmeme rağmen ilk gün o kadar soğuktuki resmen donduk. Çocuklar hasta oluyordu nerdeyse. Praga gidecekler mutlaka yanlarında kazak mont v.s birşey almalılar. Gerçekten donduk. hemde 8 temmuz günü.
Tekrar sonsuz teşekkürler ederim Ceren hanım. İnanın gezimize siz ve yazdıklarınız rehberlik etti. Saygılarımla.
Ahmet Bey Merhaba, gezilerinizin güzel geçmesine çok sevindim ve katkı sağlayabildiysem ne mutlu bana. İnanın böyle bir yorum alabilmek benim için çok değerli, başka gezginlere fayda sağlayabildiğimi bilmek mutluluk verici, bende size teşekkür ederim. Umarım başka seyahatlerinizde de rehber olarak benim sitemi kullanabilirsiniz. Verdiğiniz ekstra bilgilerde gideceklere fayda sağlayacaktır. Çok teşekkürler, sevgiler.
Tek kelime ile harika olmuş. Ellerinize sağlık. Yeni gezi notlarınızı ailecek bekliyoruz 🙂
Teşekkür ederim, beğenmenize sevindim 🙂
22-31 Temmuz Prag-Viyana-Budapeste turumuz için blogları okumaya başladım 13-15 tane okudum ama bu içlerinde en güzeliydi. İlk kez dar sokak vb. detayları gördüm. Elinize sağlık
Merhabalar, güzel yorumunuz için teşekkür ederim, blogumu beğenmenize sevindim. Umarım seyahatiniz çok güzel geçer, sormak istediğiniz bir konu olursa mail atabilirsiniz. Sevgiler.
25 gün sonra ailecek bizde viyana sonrası praga gideceğiz. 2 gece akalacağız. Yazdıklarınızı baştan sonra okudum. Muhteşem otesi olmuş. Gerçekten mükemmel. Keşke bir yerlerde viyana tecrübeleriniz de bulabilsem. Genellikle her yer tarhi müzeler, yok yapıla hakkında bilgi veriyor ama kimse şuradan şunu yiyin, buradan buna bakın, bunu yeri burası, yada bileti o sarı kutuya basmayı unutmayın demiyor. Mükemmel ve en gerekli ayrıntılarla donatmışsınız. Tek eksik bana göre par yeri bilgileri, yaptığınız bazı alışverişlerde fiyat örnekleri ve yediğiniz yerleride idediğiniz ortalama hesap. Yani işin mali boyutu. Sizin yaptığınız gezi gibi bir geziyi kaç para maliyetle yapabiliriz diye fikir edinmek için. Yanıma kaç para almam gerektiğini bilmiyorum hala mesela. Onun dışında mükemmel olmuş. Başka yerleri gezerseniz bu denli yazılırınızı bizden eksik etmeyin. Eğer viyana hakkında da yazınız varsa e-mail adresime linki atabilirseniz çok sevinirim. Saygılar.
Ahmet Bey Merhaba, yorumunuz beni gerçekten çok mutlu etti, teşekkür ederim. Viyana Notlarımda blogda mevcut, zaten bulmuşsunuz 🙂 Araba kiralamadığımız için park yerleri hakkında bilgi sahibi değilim ancak bundan sonraki seyahatlerimde dikkat edeceğim. Haklısınız, diğer yazılarımda hep fiyat bilgilerini yazmışım, nedense Prag için yazmamışım, hemen elimde olanlar ekliyorum 🙂 Tekrar güzel yorumunuz için teşekkür ederim.
Cok guzel bir yazi ve anlatim olmus. Tskler
Çok teşekkür ederim, beğenmenize sevindim 🙂