-
NE ZAMAN GİDİLİR?Yaz ve Bahar Ayları
-
KAÇ GÜNDE GEZİLİR?2-3 Gün
-
ULAŞIM - UÇAK
İzmir Havalimanı
1 Saat -
ULAŞIM - OTOMOBİL
510 Km
5-6 Saat -
NE YENİR?
Zeytinyağlılar
-
NE ALINIR?
Zeytin, Zeytinyağı, Şarap
Gezi Tarihi : Temmuz 2016 Gezi Süresi : 2 Gece
Temmuz ayında arkadaşımızın İzmir’de evlenmesi sebebiyle, bizlere de İzmir yolları gözüktü. Hiç planda olmayan bu tarz seyahatler, benim gibi tatil günlerini iple çekenler için çok sevindirici olabiliyor 🙂
Konaklama alternatifi araştırırken, birlikte seyahat edeceğimiz Ömer’in, Urla’da amcasının yazlığı olduğunu ve bizleri ağırlamaktan memnun olacağını öğrendik. Urla’da kalacağımız kesinleşince, kısacık bir hafta sonu tatili bile olsa, değerlendirmemek olmak düşüncesiyle, ufak bir gezi planı hazırladım.
İstanbul’dan Cuma günü arabayla yola çıktık, yol üstü lezzet duraklarında mola vermekten yolumuz 6buçuk 7 saat’e çıktı, hiç durmadan devam etseydik 5-5buçuk saatte İzmir’e ulaşmamız mümkündü.
İzmir’e ulaştıktan sonra ise Urla’ya devam ettik, İzmir Urla arası yaklaşık yarım saat sürdü. Urla çok şirin bir sahil kasabası görünümde, içerisinde barındırdığı güzellikler ise görülmeye değer.
Cumartesi sabahı ilk işimiz, sahilde bulunan Denizaltı Cafe’de güzel bir kahvaltı eşliğinde güne başlamak oldu. Mis gibi deniz kokusu, hafif bir rüzgar, kıyıya vuran dalga sesleri kahvaltımıza güzellik kattı. Daha ilk dakikadan bende Urla’yı çok sevdim bu sayede 🙂
Kahvaltı sonrasında Urla’da yer alan Bağ Yolu’nu gezintiye çıktık. Meğer Urla’nın şarapları çok meşhurmuş, Roma İmparatorluğu zamanında Urla’nın şarapları ile rekabet edemeyen İmparator, Urla’nın üzüm bağlarının yakılmasını emretmiş! Günümüzde bu bağları insanların ziyaret edebileceği, şarap tadımı yapabileceği, şarap satın alabileceği, konaklayabileceği, restoranlarında yemek yiyebileceği bir hale getirmişler.
Urla Bağ Yolu’nun bir haritası var ve dilediğiniz rotada Bağ Evlerini ziyaret edebiliyorsunuz. Harita üzerinde tesislerin hangi imkanlarının olduğu minik ikonlar halinde anlatılıyor.
Haritada 7 Bağ Evi yer alsa da Limantepe ve Urla Bağ Evi henüz açılmamış, 2017 yılında açılmaları planlanıyormuş, tabelada yer alan 5 Bağ Evi aktif olarak şarap üretimi yapıyor ve ziyaretçilerini bekliyor.
Şarap tadımı için tesisler ücret almıyorlar, kalabalık gruplar halinde ziyaret edilirse bu durum değişebiliyor. Konaklama imkanı sadece Urla Şarapçılık’ta mevcut, onlarında sadece 2 odası bulunuyor. Konaklama fiyatı kahvaltı dahil 550TL civarındaydı, buradan gideceğiniz tarihe göre fiyatlarına ve müsaitlik durumuna bakabilirsiniz.
Bağ Yolu’ndaki tüm tesisleri ziyaret etmek isterseniz en az yarım gününüzü bu geziye ayırmanız gerekiyor. Bağ Evleri birbirlerine çok yakın konumlarda yer almadığı için yürüyerek dolaşmak pek mümkün değil.
Urla sakinleri, üzümden şarap ürettikleri gibi zeytinden de zeytinyağı üretiyorlar ve bu konuda da yeterince iddialılar. Ziyaretçiler için oluşturdukları bir Zeytin Rotası bulunuyor. Zeytin Rotası üzerinde sizleri anıt ağaçlar (tarihi 2bin yıllara dayanan zeytin ağaçları), zeytinlikler, zeytinyağı işlikleri, zeytinyağı müzesi (tadım yapılabiliyor) bekliyor.
Biz Bağ Yolu ve Zeytin Rotası gezimizden sonra, Urla merkezinde yer alan Beğendik Abi’de günü noktaladık. Burası çok güzel zeytinyağlıları olan ve karışık meze tabağı yaptırabileceğiniz bir Ege Restoranı. Otlu mezeleri gerçekten çok lezzetli ve çok hafif, kesinlikle uğramanızı tavsiye ediyorum.
Urla’da ikinci günümüzde Güvendik Tepesi’ne çıkıp Urla’ya kuşbakışı bakma fırsatı yakaladık. Merkezde yer alan Sanat Sokağı’nı ziyaret ettik, sokak normalde ressamların resimlerini sattığı, antika ürünlerin beğeniye sunulduğu, kitap satışlarının yapıldığı, güzel ve tarihi binalarıyla ünlü bir yer ancak bizim gittiğimiz dönemde, bir kazı sırasında altından tarihi su kemerinin çıkması sebebiyle, tamamen inşaat alanına dönen ve hiçbir faaliyetin gerçekleşmediği bir hal almış. Sokak ne zaman eski haline döner bilemiyorum ancak çok uzun süreceği bilindik bir gerçek.
Merkezde birde Malgaca Pazar Yeri bulunuyor. Burası semt pazarının kurulduğu yer, etrafında dükkanlar yer alıyor. İsminin ‘Mal Kaça’ söyleminden geldiği düşünülsede, bunu destekleyecek nitelikte veriler bulunmuyor 🙂
Öğlen yemeğinde tavsiye üzerine Lezzet Kokoreç’te ayaküstü kokoreç yedik. Yine Urla merkezde yer alan restoranın kokoreçi lezzetliydi, tercih edilebilir.
Urla çevresinde nereler gezilebilir derseniz, Sığacık görülebilir. Sığacık, Seferihisar’a bağlı minik bir mahalle. Kaleiçi adında bir bölgesi bulunuyor ve pazar günleri kaleiçi tamamen pazar oluyor. Teos Antik Kenti de burada bulunuyor.
Seferihisar, Cittaslow ünvanını alan nadir yerleşkeler arasında yer alıyor. Nedir bu Citta Slow, İtalya’da kurulan bir belediyeler birliği tarafından seçilen ve sürekli denetimi sağlanan, Sakin Şehir anlamına gelen, seçilen bölgenin yöresel mimarisinin korunduğu ve korunmaya devam ettiği sürece bu sıfat altında yer alacağı bir oluşum.
Seferihisar’ın Turgut Köyü’nde ise Lavanta Bahçeleri bulunuyor. İzmir Yarımadası, iyi şarapları, zeytin ve zeytinyağları, lavanta bahçeleri ve tarihi dokusu gibi özellikleri sebebiyle Toskana ile benzetiliyor.
Urla’da geçirdiğimiz bu hafta sonundan çok keyif aldık, sizlerinde gidip bu minik kasabayı ziyaret etmenizi diliyor, gezilerinizin çok güzel geçmesini temenni ediyorum 🙂
Beni Instagram ve Facebook’tan takip edebilir, yeni yazılarımdan haberdar olmak için E-mail listeme katılabilirsiniz 🙂
YORUM YAP